HAYAL PİLAVI
Her yeni yıl; İnsanlara yeni bir ümit, yeni bir düşünce, yeni bir temenni, yeni umutlar, yeni heyecanlar kısacası iyimser hayaller kurmaya vesile olmuştur. İnsan, yaşam boyunca hep ümitlerle yaşamış, ümidin bittiği yerde yaşamın devam etmeyeceği kanaatine varmıştır.
Ben de yeni bir yılda ülkemi, ülkem insanları hakkındaki duygularımı, düşüncelerimi, özlemlerimi ve hayallerimi okuyucularımla paylaşmak istedim.
2005 Yılına girerken;
İftira, hasetlik, yalancılık, tembellik ve cimrilik nedir bilmeyen,
Kötü huylu, ahmak, kibirli ve beceriksiz olmayan,
Kendini beğenmeyen,
Yiyici, yağmacı, arsız ve hırsızların,
Dolandırıcıların, köstebeklerin ve çetelerin yaşayamayacağı,
Cömert, çalışkan, doğru, azimli ve kararlı,
Ciddi, düzenli, disiplinli, saygılı ve işini seven,
Kültürlü, bilgili, özverili, sözünün eri, adil ve sabırlı;
Namussuzların korkak, dürüstlerin mert ve cesur olduğu,
Düşünen, araştıran ve üreten insanların yaşadığı,
Rüşvet, yolsuzluk, adam kayırma kavramlarına yabancı,
Tüm insanlara saygın ; örf ve adetlerine bağlı,
Dilediği ülkeye vizesiz gidebilen,
Trafik kazası ve terör korkusu ile,
Çocuk ölümleri ve şofben zehirlenmeleri olmayan,
Kaliteli, nitelikli elamanları çok, işsizi az;
Milli geliri ve döviz girdileri yüksek,
Enflasyonu düşük, parası değerli,
Tertemiz, sımsıcak, yemyeşil;
İnsanları mutlu ve yarınlarından umutlu, bir Türkiye istiyorum...
İnsan hakları ile ilgili öğüt ve nasihatlerde bulunurken ;
Çocukların ve mahzun insanların üzerlerine bomba yağdırmayan,
İnsanların ırz ve namuslarının ayaklar altında çiğnenmediği,
Haksız yere hapishane hücrelerine tıkılarak,
Onların gurur ve haysiyetleri ile oynarcasına eğlenmeyen,
İnsanlar, açlık ve sefaletten ölürken;
Kuş sütü eksik olmayan sultan sofralarında, içkilerini yudumlarken boğazlarında tıkanan,
“ Komşusu açken tok yatan bizden değildir “ zihniyetini benimseyen,
Tüm insanların birbirleriyle barışık, savaşsız bir Dünya istiyorum...
Caddeleri gaşka ve kızaklardan arındırılmış,
Musluklarında şarıl şarıl, tertemiz berrak ve soğuk suları akan,
Tarihi belde oluşu nedeniyle bir müzeye sahip,
Modern oto terminalinin bulunduğu,
Spor ve kültür salonları sayısının, kahvehane sayısından fazla,
1960–70 li yılların özlemiyle;
En az bir sinema veya tiyatro salonu bulunan,
Sosyal ve kültürel etkinlikleri olan,
Yıllar önce elini taşın altına koyan ve bir ilki gerçekleştiren Çam- Kar Oteli örnek alınarak;
Cıbıltepe Kayak Merkezine gelen turistleri ilçe merkezine çekmek amacıyla;
Demiryolu Cer Atölyelerinin restore ettirilip, turistlerini tarihi mekanlarda ağırlayan,
Köylülükten uzak, modern şehirciliği benimseyen;
Kapalı halı sahası bulunan,
Turizm Meslek Yüksek Okulu olan,
Tozlu, topraklı, çakırlı ve çukurlu yollardan ziyade;
Beton parke taşı ile kaplı, kaldırımlı caddeleri bulunan,
Çocuk bahçeleri, aile piknik alanları ve dinlenme tesislerine sahip,
Kardeşliğin ve hoşgörünün huşu bulduğu,
Tertemiz ve yemyeşil bir ilçe istiyorum…
Tabi ki çok şey istediğimin farkındayım, bu isteklerimin hepsi bir hayal ürünüdür.
Babasıyla oğlu sohbet ederken, oğul babaya sorar;
“ Babacığım Aras’ ın suyu yağ olsa? “
Babası cevap verir
“ Olsun oğlum”
Aradan bir müddet geçtik ten sonra oğul tekrar sorar ;
Peki babacığım ya Ağrı Dağı da pilav olsa ?
Babası” Olsun oğlum, nasıl olsa hayal pilavıdır.” der.
Evet biz de bir hayal pilavı pişirdik, inşallah hayallerimiz gerçek olur.
Bu vesile ile tüm insanlığın yeni yılını kutlar hayırlara vesile olmasını dilerim. 26.01.2005
Mükerrem ALADAĞ